Adnan T. Doğan
Seni Bi' Atlatabilsem
.png)
.png)
Seni bi’ atlatabilsem… Beynimin kıvrımlarına milim milim işlenişini neşterle kazıyabilsem… Bilincime bir katarakt inse ve seni bir daha asla göremesem! İçimde sana karşı besleyip büyüttüğüm öfkeyi hayal bile edemezsin. Aklın ve mantığın benim hislerimi idrak etmeye asla yetmez.
Her yerde sen varsın. Her sabah gözümü açtığımda ilk gördüğüm, her gece başımı yastığa koyduğumda son gördüğümsün. Ne yaparsam yapayım kurtulamıyorum senden. Yapamıyorum, engelleyemiyorum, durduramıyorum. Bir alkoliğin son yudumu, bir tiryakinin son dal sigarası gibi bağımlıyım sana. Elimden başka türlüsü gelmiyor. Bırakamıyorum seni. Kurtulamıyorum senden. Hakikati seninle görüyorum, başkası yanlış geliyor bana.
Bedenimin bile artık bana itaat etmek istemediği zamanlar oluyor bazen. İsyan ediyor her bir zerrem. Ama sen olmayınca tıpkı annesine muhtaç yeni doğmuş bir bebeğe dönüşüyorum. İlgiye, şefkate, bakıma muhtaç aciz bir varlığım. Benliğimdeki bu açlığımı ancak seninle dindirebiliyorum.
İnsanlar yolda görünce gülüyor bu hâlime. Sokakta beni tanıyan tek tük kişi de acıyarak bakıyor. Kimsenin benim sefil durumuma acımasına ihtiyacım yok. Ağlanacaksa ben ağlar, dövünülecekse ben dövünürüm. İçimde yaşarım ne yaşanacaksa. Yeter ki yanımda sen ol valizim. Hep benimle ol.
Valizim ben doğduğumdan beri benimle. Her yere onunla gittim. Hiç ayırmadım yanımdan. Çevremdekiler yadırgıyor artık bu durumu. “Bırak şu koca şeyi, yük ettin kendine iyice!” diyorlar sitemle. Varsın desinler, umursama yetimi çoktan kaybettim diğer her şeyim gibi. Valiz diyerek küçümsediğime bakmayın, taşımak hiç kolay değil bu valizi. Siyah deri bir kulpu var o kadar, tekerlekleri yok. Eski bir valiz zaten. Ama dünyadaki tüm valizlerden bir farkı var bu valizin: tamamen betondan.
Bu gri renkli, siyah kulplu, ruhsuz valizi taşımak tüm enerjimi yiyip bitiriyor. Yıllar içinde valizi sürükleye sürükleye avuç içlerim nasırlandı. Ellerim de ruhum gibi hissizleşti. Bacaklarımdaki eklemler kireçlendi bu ağırlık yüzünden. Sırtım tutmaz oldu, boynum ve omuzlarım kaskatı kesildi. Tüm acı tecrübelerime rağmen bu valizi her yere taşımaktan bir gün olsun vazgeçmedim. Başka türlüsünü bilmiyorum. Elimden bu valizi peşimde sürüklemekten başkası gelmiyor. Hayatıma bu valizle bir anlam kattım ben. Yüklendim bu yükü. Güneşli günlerde de benimleydi, yağmurun altında bacaklarım zangır zangır titrerken de.
Betondan valizim doğduğumda yanı başımdaydı. Gözlerim dış dünyaya bir anlam yükleyemezken fark etmemiştim onun varlığını. Aklım ermeye başlayınca valizin üzerindeki küçük kuş motifini fark edip mutlu olmuştum. İlk başlarda kuşun ne anlama geldiğini çözememiştim. Kafamda hayaller kurup sevinç içinde oyun oynadım yıllarca. Yaşım büyüyünce motifin sebebini bana açıkladılar. Yüzüm bir daha gülmez, ruhum hiçbir duygu hissetmez oldu. Büyük bir ciddiyetle bundan sonra valizi asla yanımdan ayırmayacağıma söz verdim. Görev bildim sırtlandım bu kuş motifli valizi.
Lanetli doğduğumu söylüyorlar. Tuhaf buluyorlar beni. Sefaletimi valizime gömdüm ama kefaretimi bulamıyorum. Temizlenmiyor günahı bu küçük bedenin. Doğumum ne kadar büyük bir lütufsa ölüm gerçeği de bir o kadar acı. Doğduğumda katildim ben. Lütuf olmama izin verilmedi. Kimse bağrına basıp evlat diye sevemedi. Zira hiçbir evlat doğumunda annesinin ölümüne sebep olmamalıydı. Hiçbir bebek doğarken böyle bir sorumluluğu sırtına yüklenmemeliydi.
Hani bebekler günahsız doğardı? Doğumumla başlayan günahlarıma her gün bir yenisini daha ekliyorum. Bir zamanlar bebek olduğumu asla kabullenemiyorum o yüzden. Hiç ağlamadım, oyun oynamadım, kucakta uyuyakalmadım, bakılmadım, sevilmedim, kafası okşanmadım. Yetişkin doğdum. Kimsenin şefkatle yüzüne bakamadığı bir yetişkin/bebektim. Bu yüzden hiç ayırmadım valizimi. Annemin ölümüne sebep olan doğumumu yüklendim ve terk etmedim bir an için.
Valizime gülebilirsiniz. Onunla dalga geçebilirsiniz. Ama onu benden ayırmayın lütfen. Her gün onu bırakabilmeyi, kendimi uzak tutabilmeyi diliyorum. Gözümü açtığımda o olmasın istiyorum. Ama fiziki varlığını atlatabilsem bile zihnimden silemiyorum. Aciz bir yaratığa dönüşüyorum adeta. Tutmuyor ellerim, bilincim kapanıyor, hislerim allak bulak oluyor, krizlere giriyorum onu bi’ an bile göremesem. O olmadan tüm acı gerçekler yüzüme vuruyor, kaldıramıyorum. Bebek olamamayı, sevilememeyi, aileme ait olamamayı atlatamıyorum. Ben unutsam bile insanların gözünün içinde görüyorum hakikatleri. Bu valizle varlık buldum, tüm acımı sakladım içine, üzerine de bir kuş motifi çizip mühürledim.
Ah valizim,
Seni Bi’ Atlatabilsem!
.png)
_edited.png)